İthalat rakamları tavan yaptı: Hafif ticari araçta tarihi artış

“`html

Türkiye’nin Hafif Ticari Araç İthalatında Tarihi Artış

Ekonomim’in raporuna göre, Türkiye’nin küresel hafif ticari araç üretim merkezi olma yolunda önemli rol oynayan markaların yurtdışına taşınmanın sonuçları her geçen gün artış gösteriyor. Fiat’ın “Doblo” modelinin üretimini İspanya’ya taşımaması ile birlikte, 2023’te %54 olan ithal hafif ticari araçların pazar payı, 2024 yılındaysa %73 seviyesine çıkacağı tahmin ediliyor. Bu yılın ilk çeyreğinde ise bu oran, yaklaşık 10 puan artarak %82,7 gibi tarihi bir seviyeye ulaştı.

Tofaş, Bursa’daki “Doblo” üretim hattını Mayıs 2023‘te kapatmanın yanı sıra, Ford Otosan da “Courier” modelini Eylül 2023‘te Romanya’daki tesislerine taşıdı. 2022 yılında, hafif ticari araç pazarında ithalatın toplam satışlardaki payı %41 olarak kaydedildi. Bu durum, son iki yıl içinde ithalat oranında %100’den fazla bir artış olduğunu gösteriyor.

İki büyük marka, hafif ticari araç pazarındaki hakimiyetlerini kaybederken, yerli üretim oranlarında da önemli düşüşler yaşandı. Ford Otosan‘da yerli üretim oranı son 4 yılda %98‘den %58‘e, Tofaş’ta ise %92‘den %24‘e geriledi.

Hafif ticari araçların ithalatında tarihi artış

EROLDU: İÇ PAZARDA FİYAT REKABETİ ARTIKÇ

Yerli otomobil satışlarını korumaya yönelik alınan önlemlerle birlikte düşen ithalat payı, son iki ayda iki puan artarak Mart ayında %68,9 seviyesine yükseldi. Geçtiğimiz hafta yapılan ilk çeyrek değerlendirme toplantısında Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, AB’deki atıl kapasitenin Türkiye‘ye yönlendirilmesiyle iç pazarda fiyat rekabetinin arttığını ifade etti.

Eroldu ayrıca, BYD teşvikinin Avrupa markalarınıniçin ‘plug-in hibrit’ (dışarıdan şarj edilebilen hibrit) ithalatını rekor seviyelere taşıdığını aktardı. İlk çeyrekte plug-in hibrit araç satışları %1.800 artarak 9.500 adede ulaştı. Bu araçların tamamı ithal olup, toplam satışlar içindeki payı yıllık bazda 4 puan artış göstererek %4,2’ye çıktı.

OSD Başkanı Eroldu, “Avrupalı oyuncular plug-in vergi teşviklerinden de yararlanıyor. Bu durum, mevcut talebin bu bölgelere kaymasına neden olabiliyor ve yerli üreticilerim için olumsuz bir durum oluşturuyor” şeklinde konuştu.

“REKABETÇİLİĞİMİZİ GELİŞTİRMEK İÇİN ÇABA GEREKİYOR”

2024’te Türkiye’nin otomotiv sanayisinin toplam kapasitesinin 2,2 milyon adede çıkması beklenirken, bunun yalnızca 1,36 milyonu üretime yansıtılmış durumda. Bu yılın ilk çeyreğinde toplam kapasite kullanım oranı %65 olarak gerçekleşmişken, kamyon üretiminde ise bu oran %47 seviyelerine inmiş durumda.

OSD Başkanı Eroldu, yeni yatırımlarla Türkiye’nin toplam kapasitesinin 2,8 milyon adete yaklaşacağına, ancak azalmakta olan rekabet gücünün bu kapasitenin ne kadarının kullanılacağı konusunda endişelere yol açtığını belirtti. Eroldu, “Rekabetçiliğimizi geliştirmek için daha fazla çaba göstermeliyiz” dedi. OSD verilerine göre, otomotiv ana sanayindeki iş gücünün ortalama saat ücreti 2021 yılında 4,9 Euro iken, 2025 yılına gelindiğinde bu rakamın 8 Euro’ya yükselebileceği öngörülüyor.

Avrupa’daki atıl kapasite ve özellikle ABD’deki ticaret savaşları, otomotiv sanayisinin kapasite kullanım oranını tehdit eden faktörler arasında yer alıyor. Türk otomotivcilerin uluslararası alanda ilk 10 içinde yer alması için kapasite kullanımının %80’e ulaşması gerekmekte.

Otomotiv üretiminde yaşanan azalma

ÜRETİM MART AYINDA %9 DÜŞTÜ

OSD verilerine göre, Mart ayında yıllık bazda ihracat ve iç pazar satışları artarken, üretim %9,2 azalarak 124 bin adede düştü. Aynı dönemde ihracat ise %5 artışla 96 bin adede yükseldi.

İç piyasada Mart ayında satışlar yıllık bazda %5,5 artış ile 121 bin 510 adet olarak kaydedildi. OSD Başkanı Eroldu, otomotiv üreticilerinin Mart ayında stok fazlasını azalttığını, bu durumun üretim rakamlarına da yansıdığını belirtti.

TRUMP’IN PİYASALAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

OSD Başkanı Cengiz Eroldu, yaşanan tüm olumsuz koşullara rağmen geleceğe yönelik daha umutlu olduklarını ifade etti. Eroldu, “Üyelerimiz, en kötü yılın geride kaldığını düşünüyor. Mart ayında da bunun sinyallerini aldık. Yılsonu ihracat ve üretim hedeflerimiz Nisan’da yukarı yönlü olarak revize edildi” dedi. OSD üyeleri, Ocak ayı başında belirlenen ihracat hedefinin 1.060.000-1.110.000 adet arasıyken, şimdi bu hedef Nisan’da 1.070.000-1.180.000 olarak güncellenmiş durumda. Üretim hedeflerinde de Ocak 2025’teki hedefin 1.310.000-1.450.000 adediyken, şimdi 1.430.000-1.580.000 adede çıkarıldığı bildirildi. Eroldu, bu hedefin ABD Başkanı Trump’ın yeni gümrük vergisi kararından önce alındığını vurguladı.

Bu durum, ticaret savaşlarının açtığı yeni cephelerin Türk otomotiv sanayisi için potansiyel riskler taşıdığını gösteriyor. ABD ve Avrupa’daki korumacı politikalar, Türkiye gibi ihracata dayalı büyüme hedefleyen ülkeler için tehdit oluşturmakta. Küresel ticaretin değişkenliği, bazı bölgelerde kapasite fazlalarını doğurabilirken, koruma önlemleri aynı zamanda küresel enflasyon baskılarını artırabilir. Eroldu, ABD’nin yeni gümrük vergilerinin belirli alanlarda avantaj sağladığını vurgulayarak, “Son güncellemelerle Türkiye’den ABD’ye yapılan otomobil ihracatında gümrük vergisi %25‘e çıkarken, bu durum otomobil ihracatına çok da etki etmeyecek. Ancak traktör ve minibüs gibi segmentlerde %10 gümrük vergisi geçerli olacak, bu da Türkiye için avantaj oluşturacaktır” dedi. ABD’ye yapılan 1,4 milyar dolarlık ihracatın büyük bir kısmı yedek parça, traktör ve otobüslerden oluşmakta ve Türkiye’nin bu alandaki faaliyetlerini artırması bekleniyor.

“`

Related Posts

Donald Trump’ın ilk 100 günü küresel ekonomiyi nasıl etkiledi? Küresel resesyon riski çok yüksek!

Piyasalarda ticaret müzakerelerindeki iyimserlikle bir toparlanma görülse de ABD Başkanı Donald Trump’ın ilk 100 gününün ardından yatırımcılar varlık fiyatlarının sürdürülebilirliği konusunda temkinli. Belirsiz politika ortamı, bazı yatırımcıları farklı varlıklara yönelmeye itiyor. ABD ekonomisinin geleceğine yönelik endişeler ise satış dalgalarına yol açtı.

Alman devinden kritik uyarı: Merkez Bankası’nın faiz hamlesi TL’yi kurtaramayacak

Commerzbank’ın baş ekonomisti Tatha Ghose, Merkez Bankası’nın geçtiğimiz günlerde politika faizini yükseltme kararının Türk Lirası’nın değerini koruyamadığını vurguladı. Ghose’a göre, faiz artışı sonrasında TL’nin seyrinde belirgin bir toparlanma görülmedi; aksine güven kaybı yeniden derinleşti.

Bulgaristan’da euroya geçiş öncesi konut fiyatları hızla artıyor

Euroya geçiş süreci ve düşük faiz oranları, Bulgaristan’da konut fiyatlarının hızla artmasına sebep oldu.

Uzman isim tarih verdi: Kademeli emeklilik yolda

2023 yılında kabul edilen EYT düzenlemesinin ortaya çıkardığı ‘kademeli emeklilik’ sorunu tartışılmaya devam ederken, Sosyal Güvenlik Uzmanı İsa Karakaş’tan konuya ilişkin peş peşe dikkat çeken uyarılar geldi. Karakaş, 9 Eylül 1999 ve sonrasında sigorta girişi olan çalışanlara ilişkin kademeli emeklilik düzenlemesine gidileceğini belirtirken, değişiklikler için planlanan tarihleri paylaştı.

Tatil sezonu öncesi rezervasyon yapacaklar dikkat! Uyarı geldi

Tüketici Hakları Derneği Başkanı Ergün Kılıç, yaklaşan tatil sezonu öncesinde erken rezervasyon yapmak isteyenleri, sahte internet siteleri nedeniyle yaşanabilecek dolandırıcılık riskine karşı uyardı.

Osman Boyner’e hüzünlü veda

Önceki gün 99 yaşında vefat eden Boyner Holding ve TÜSİAD kurucu isimlerinden Osman Boyner dün son yolculuğuna uğurlandı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir